Doğru Yön
Koçluk öğretileri der ki; ''Hayal ile hedef arasındaki fark, eylemdir.''
Doğru Yön
Tam olarak ne yapmak istediğimizi, nereye gittiğimizi bilebildiğimizde, yol ile ilgili yaptığımız her şeyi, bu yön duygusu ışığında gerçekleştirebiliyoruz. Birileri karar vermekte zorlanabilir, birilerine önceliklerini dengelemek zor gelebilir. Birileri de, sahiden ne istediğini bildiği halde o küçük adımı atmakta zorlanabilir.
Aslında, hangi yöne gitmek istediğimizi şöyle kabaca hepimiz biliriz, bununla birlikte çok azımız, oturup da ayrıntılar üzerine kafa yorarız. Asıl, istikametimiz konusunda hiçbir düşünce üretemememiz, yoldan şaşma ihtimalimizi artırabilir. Dikkat dağıtıcı unsurlar beliriverir ve bizi bin türlü yöne çekmeye çalışır. Net bir yön ve hedefimiz yoksa da karar vermemiz zorlaşabilir. Gün sonunda, hiçbir şey elimize geçmemiş hissine kapılmamıza da yol açabilir.Tam olarak nereye gittiğinizi netleştirdiğinizde ve hazırlığınızla birlikte, o yöne doğru ilerlediğinizde ise, işlerin kolaylıkla ilerlediğini ve yolun açılmaya başladığını, suların durulduğunu fark ediyor musunuz? Bir sonuca varmanın hafifliği ve bu varışın istikametiniz doğrultusunda olması, nasıl da rahatlatıyor değil mi? Tabi ki, duygusu, sonucu, herkes de farklı açılıyor da olabilir.
Güzel canlar, bir sandalda olduğunuzu, İstanbul boğazından karşıya geçmeye niyet ettiğinizi ve kürekleri de sizin çekmeniz gerektiğini bir düşünün, net bir hedef var, karşıya geçeceksiniz, kürekler elinizde. Yolculuk sırasında, akıntı ile mücadele etmeniz, geçen büyük gemilere dikkat etmeniz, en önemlisi kürekleri çekmeniz gerekecek, kürek çekmeyi ve yüzmeyi de bilseniz fena olmaz değil mi? Bilmiyorsanız yanınız da bir can yeleği olsa canınızı kurtarır belki de! Bütün bu engeller, eksikler var diye karşıya geçmekten vazgeçer miydiniz, ya da hiç yola mı çıkmazdınız? Önce gerekli önlemleri mi alırdınız yoksa? Yol boyunca yaptığınız her müdahale, aldığınız her önlem, önceden hazırlıklı olmanız, hayati olabilir. Bununla birlikte, kesin varış noktasının neresi olduğu belli, nihayetinde Üsküdar’dan, Beşiktaş’a geçeceksiniz. Varış noktanız, ya da yönünüz belli olmasaydı, kocaman bir okyanusun ortasında olsaydınız ve yönünüzü hiç bilmeseydiniz aldığınız tüm önlemlerin ne anlamı kalırdı ki?
Buna benzer durumlar, her girişiminiz ve hedefiniz için de geçerlidir. İstikamet boyunca önlem almanız, hazırlık yapmanız, etkin müdahalelerde bulunmanız gerekebilir. Bununla birlikte doğru müdahaleleri yapabilmeniz için de yolun sonunun nereye varacağını bilmek işinizi kolaylaştıracaktır. İşte o zaman yolda yaptıklarınız da anlam kazanacak ve başarı yolunda etkin ve emin adımlarla ilerleyebileceksiniz. Yol haritanızı belirlemekle ilgili şu soruların, zihninizin açılmasına yardımcı olabileceğine inanıyorum.
*Şu anda yapıyor olduğunuz şey, her ne ise, sizi gitmek istediğiniz yere, yöne yaklaştırıyor mu?
*Yaklaştırmıyorsa, hala bunu yapma sebebiniz nedir?
*Gerçekten sizi, doğru yöne ve ulaşmak istediğiniz yere ulaştıracak başka neler yapabilirsiniz?
*Yönü belirlediniz, peki bu yol ile ilgili potansiyel kaynaklarınız neler?
*Sizi yola çıkaran şey, her ne ise, sizin için değeri ne?
*Peki, yola çıkmak için ilk küçük adımınız ne olurdu?
*Yolun sonunda alacağınız en iyi sonuç ne olur?
*Diyelim ki varmak istediğiniz yerdesiniz, en kötü sonuç ne olur?
*Yolun sonunda ne fark ettiniz?
*Bu farkındalık size yeni ne yaptıracak?
Koçluk öğretileri der ki ; ‘’Hayal ile hedef arasındaki fark, eylemdir’’
Evet, güzel canlar, sevgiye yürüyen özgür ruhlar, yeni bir yıl yaklaşıyor ve yeni hedeflere yelken açıyoruz en halis niyetlerimizle. O zaman sizin yolunuza, net hedeflerinize, kaptanlığınıza, anlamlı eylemlerinize ve başarınıza diyorum. Ne için yaratılmış iseniz onun için yaşadığınız bir ömür diliyorum.
Sağlık, kolaylık, keyif ve hedef dolu mutlu yıllar!
Saygılarımla…
Zühre AYDOĞAR
ICF Profesyonel Koç, NLP Master, Eğitmen
https://www.instagram.com/aydogarzuhre?r=nametag
https://www.youtube.com/channel/UC1QMIaIrmPKCLX-PeTCcMXQ/featured
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!