Vesvese Sözlüğü 9- Vesveseyi Dinleyip Çözüm Üretmeli Mi Yoksa Susup Geçiştirmeli Mi?
Susturup geri plana attığımız her vesvese tekrar tekrar bize uğrayacaktır. Orada çözülememiş, şifalanamamış korkular mevcuttur. Sıkıntılarımızı halı altına atmaya benzer bu durum. Gün gelir daha sert bir şekilde çalar kapımızı...
Her gün rutin yaşantımızda; iş yerinde, markette nerede olursak olalım binlerce düşünce geçer aklımızdan. Evde eşimizin bir bakışından, markette karşılaştığımız herhangi birinden hiç farketmeksizin bir şekilde pozitif veya negatif olarak etkilenir, bir sürü düşünce üretiriz. Bu düşüncelerden en çok negatif olan vesvese konuşur zihnimizde. Bazen o kadar çok konuşur ki, bu sesi nasıl susturacağımızı bilemez hale geliriz.
Buradaki en önemli husus; gelen negatif düşüncelere inanıp tüm hayatımızı etkilemesine izin vermek veya bu düşünceleri bertaraf edip etkilemesine izin vermemek. Şunu unutmayalım ki vesveselerin altında yatan neden korkularımızdır. Yetersizlik korkusu olan bir kişinin zihnini gün boyu kendisini yetersiz hissettirecek vesveseler işgal eder. Aynı şekilde suçlanma korkusu olan bir insana yaşadığı her olayda kendisini suçlanmış hissettirecek vesveseler gelir. Örneğin:
‘‘Sana bakarken tek kaşını kaldırdı! Kesin yanlış bir şey yaptın’’ der size vesvese. Belki de gün boyu neden bana bakarken tek kaşını kaldırdı, diye düşünüp duracaksınız. Bütün enerjiniz ve en kıymetli zamanınız bunu düşünerek yok olacak.
Vesvese özellikle ilahi yolda bir şeyler yapmak isteyen, kendine bir şeyler katmak isteyen, bir hedef ve hayalin peşinden gitmek, başarılı olmak isteyen insanlara daha çok bulaşır. Hatta hiç kimseye bulaşmadığı kadar çok bulaşır.
-Yapamazsın. Boşuna uğraşma.
-Senden daha iyileri var.
-Eşin izin vermez, hem çocuklar var.
-Başarısız olacaksın, vazgeç.
Gibi vesveseler tüm hedeflerinizden alıkoymak için canla başla beyninizi yer. Kimimiz ona inanıp vazgeçerken; kimimiz de kontrolü ele alarak vesveseyi yener.
Peki vesvese geldiğinde ne yapmalıyız? Onu dinleyip çözmeli miyiz, yoksa susturup geri plana mı atmalıyız? Susturup geri plana attığımız her vesvese tekrar tekrar bize uğrayacaktır. Orada çözülememiş, şifalanamamış korkular mevcuttur. Sıkıntılarımızı halı altına atmaya benzer bu durum. Gün gelir daha sert bir şekilde çalar kapımızı. Bizim yapmamız gereken gelen vesveseyi yakalamak. Onun farkına varmak ve kontrolü tekrar ele geçirmek. Kontrol bizde olursa vesvese geldiği gibi gidecektir.Her vesvesemizi önce dinlemeli, sonra beslemeye çalıştığı korkumuzu fark edip, onu şifalandırmaya niyet etmeliyiz. Gelen vesvesenin olumlamasını hemen peşinden yapmalıyız.
O sen değersizsin dedikçe; Ben Değerliyim!
-Sen yapamazsın, boşuna uğraşma dedikçe;
-Ben başarılı bir insanım. Yaptığım işi kolaylıkla ve sağlıkla ilahi destek alarak tamamlayabilirim,gibi olumlamalarla vesveseyi şifalandırabiliriz.
Vesvese ile bir anlaşma yapmalıyız. “Sevgili vesvese; geldiğin zaman seni dinleyeceğim. Ve senin altında yatan korkumu şifalandıracağım. Sana teşekkür ederim” Biz böyle söyledikçe; zaten vesvese afallayıp neye uğradığını şaşıracaktır. Size gelmek istemeyecektir.
Vesvese bir işi yapmak istediğinizde, özellikle bütüne faydalı güzel işler yapmak istediğinizde daha çok yapışacaktır size. Bilhassa böyle zamanlarda yapmak istediğiniz güzelliğe daha çok sarılın. Çünkü belli ki ortaya çok güzel bir iş çıkaracaksınız.
O zaman vesveseye selam, yola devam.
YAZAR: ŞULE KELEŞ
Yazar'ın diğer yazılarına ulaşmak için
https://nefes21.com/profil/sule_05
Yazar'ın kitaplarına ulaşmak için
https://www.instagram.com/p/CMKF0hvMHsA/?igshid=1gmq3i3qodw3d
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!