Yüzyıl Sonraki Torunuma Mektup-97

100 sene sonra yasayan sevgili neslim!                                                                               

Merhaba!

Genlerinin ve DNA larinin nereden geldiğini öğrenmen için sana biraz kendimden bahsetmek istiyorum! Ben Türkiye’nin Konya Beyşehir ilçesine ait küçük bir kasabada babamın Nurten ismini verdiği bir kız çocuğu olarak Huğlu’da doğmuşum ve 11 sene orada yaşadım. Çocukluğum Huğlu’da gençliğim Türkiye’nin Konya şehrinde ve yetişkinlik dönemin de dedeniz Ömer Avcu ile evlenip İsveç’in Göteborg şehrine taşındım. Anladığın gibi her devrede değişik bir şehirde bulundum. Şimdi Göteborg’da yaşıyorum, burada anne ve büyük anne oldum ve bu devrede sana bu mektubumu yazıyorum.

Çok değerli canımdan çok sevdiğim ve benim çok kıymetlilerim olan iki evladım oldu,  onların isimleri Ali ve Aslı-Melike. Ali dedelerinin adını aldı, çünkü onun iki dedesinin adi da Ali idi. Sizin büyük dedelerinizin adi Ali bu yüzden ona isim bulmak çok kolay oldu.  Aslinin ismi de Asli- Melike yi çok beğendiğimiz isim olduğu için,  manası taklitsiz, gerçek olduğu için ona da bu ismi verdik. Simdi Ali baba oldu ve Noah/ Erkan adında bir oğlu var Aslı’da Allah in izni ile yakında anne olacak.

Ben evlenerek Türkiye’yi arkamda bırakıp uzak diyarlara yasamaya yola çıktığımda nereden geldiğimi, nereye gideceğimi unutmamaya niyet ettim. Memleketten uzaktım azınlık bir guruba aitim. Müslüman ve Türk olarak öz değerlerimi kayıp etmemden, neslimin ecnebi bir ülkede, benliğinden ve özünden uzaklaşıp yok olup gidebileceğinden çok endişe ediyordum. Bu yüzden ilk önce kendimin daha sonrada neslimi temsil eden çocuklarımın örnek bir Müslüman olabilmesine ve ayni zamanda iyi bir insan olarak çevremizdeki insanlara örnek olabilmemize elimizden gelenin de en iyisini yapmamıza gayret etmek oldu.

 En büyük çabalarımdan birisi de, bu gurbet ellerde kendi öz değerlerimden ödün vermeden, her milletten bir arada bulunan insanlar ile beraber yaşayabilmeye ve yaratılan insanları da yaradan dan dolayı sevebilmek oldu.  Ben tüm insanlar ile uyum içinde olup herkesi sevebilmeyi ve hoş görülü olmayı, insanları olduğu gibi kabul etmeyi, Mevlana nin sözü ile yola çıkıp ¨gel ne olursan ol gene de gel ¨ demeyi kendime yol haritası yaptım. Sana da tavsiye ederim!

Dünya’nın neresinde olursan ol unutma ki hiç bir şey tesadüf değildir. Yüce yaradan bizleri yaratırken bize sayılı nefes ikram etmiş ve birde hayatimizi sürdürebilmek ve özümüze hicret edebilmemiz için dünyanın her bir kösesinden rızıklar vermiş, o verdiği rızık dünyanın öbür ucunda da olabiliyormuş.

Kim bilir sen simdi dünyanın hangi ucundasın, temennim odur ki Türkçeyi hala konuşabilen ve özelliklede elhamdülillah iyiki Müslüman doğmuşum diyen bir cansındır. Böyle olmana cani gönülden arzu ederek niyet ediyorum. Değilse yazdığım mektubumu okuman biraz zor olabilir.

Seni tanıyamadım, görmedim ama her şeye rağmen seni çok seviyorum ve seveceğim. Bizim peygamber efendimizin bizleri görmediği halde bizi çok seviyor!  Bizim Peygamber efendimiz gökyüzünde Mirac'a çıkıp Allah ile konuşan ilk peygamberdir. Yüce yaradan  ¨ALLAH¨c.c bizim peygamberimize miraçta hediye olarak ona benden ne dilersin diye sormuş. Bizim Peygamber efendimiz Hz, Muhammed Mustafa SAS, benden sonra yasayacak ve beni görmediği halde seven ve bana salavat getiren, selam gönderen tüm insanların ¨ümmetimin¨  tüm yaptıkları hatalara rağmen cennete girebilmelerini çok isterim demiş ve yüce ALLAH da onun bu arzusunu kabul etmiş.  

Seninle cennette buluşmaya niyet ediyorum ve âcizane arzuluyor ve istiyorum ki sende elinden geleni ihmal etmeden sirati müstakim yolu üzerinde çokça salavat getirenlerden olursun. Salavat: ¨Allahumme salli ala seyyidina muhammed¨ demek oluyor.

Bu dünyada ne olursa olsun doğru ol! Bir zorlukla karşılaşırsan, ilk önce Allah’tan yârdim iste sonra elinden geleni yap ve daha sonrada Allaha tevekkül et! Ben her zorlukla karşılaştığımda öyle yapmaya gayret gösteriyorum! Seni seven koruyan ilahi bir koruyucunun olduğu bilmek insana çok iyi geliyor ve huzur veriyor.

Ayrıca kuranı kerimde Rad suresi 28 ayetinde şöyle yazıyor  ¨Gönüller, kalpler ancak Allah'ı zikrederek huzura kavuşur, yani anarak huzur bulur¨. Allah’ın ¨ayetlerini araştırıp okumanı tavsiye ederim. Belki de sen benden daha iyi biliyor olacaksın! Senin de benimde bildiğimiz gibi bu yaşadığımız dünya çok kısa ve gelici, geçici. Her şeyin bir sonu olduğu gibi bu dünyanın da sonu gelecektir! Biz bu dünyada tanışamadık ama ruhlar âleminde tanışmayı hasretle bekleyeceğim!

Sevgiyle görüşmek dileği ile ????

Seni çok seven büyük büyük annen ????   

Nurten Avcu