Sevgi Üzerine Ne Çok Söylenecek Söz Var
Sevgi üzerine ne çok söylenecek söz var. Dünyada her insanın kendisine ait bir hikayesi var ve her bir hikâye tek ve biricik. Kendine özgü, diğerlerine benzemez . Bu hikâyenin oluşum sürecinde biliyoruz ki güzel olan her şey paylaşıldıkça çoğalır, tıpkı sevginin paylaşıldıkça çoğalması gibi.
Sevgi üzerine ne çok söylenecek söz var. Dünyada her insanın kendisine ait bir hikayesi var ve her bir hikâye tek ve biricik. Kendine özgü, diğerlerine benzemez. Bu hikâyenin oluşum sürecinde biliyoruz ki güzel olan her şey paylaşıldıkça çoğalır, tıpkı sevginin paylaşıldıkça çoğalması gibi. Sevgi insanın en temel gereksinimlerinden biri. İnsan hayatında çok özel bir yere sahip. Hayat boyu insanı diğer bireylerden ayıran, ona yol aldıran, hayatına anlam katan, ilişkilerinde iletişim yetkinliklerini arttıran, aradaki mesafeleri sıfırlayan en mucizevi güçtür. Ve İnsan var oldukça yaşayacak bir duygu. İnsan hayatında güzelliklere açılan bir pencere aslında, hayatına anlam katan.
Eric From sevme sanatı kitabında “sevmek bir sanattır. Sevmek almak değil, bir şeyler vermektir der ve Sevmenin öğrenilebilen bir şey olduğunu söyler”. Eğer sevmek bir sanatsa, almaktan ziyade vermekse ve öğrenilebilen bir şeyse, bilgi ister çaba ister. Yaşam çizgisinde kişinin bu anlam arayışı içinde sahip olduklarını fark etmesi, tanımasıyla başlar ve insan bildiği oranda sever. Peki kimleri, neleri sevmeliyiz?
Yunusun sözleri ne güzel anlatır bunu “Yaratılanı severiz, Yaratandan dolayı”. İnsan bu perspektiften baktığında kendisini, eşini, evladını, anne ve babasını, taşı, toprağı, bitkiyi, hayvanı sever.
Mevlâna” Evrende ne varsa dışarıda değil sende, her ne arayacaksan ara onu kendinde” der. Yani sevginin kaynağı bizdedir. Bir metaforla ifade edersek denize atılan taş misali merkezden başlar ve dalga dalga büyür ve tüm yaratılanı kapsar bir hale gelir. İnsan Zerreden şemse tüm varlığı sever ve oradan da sonsuzluğa bir kapı açılır. Kâinatın yaratılış gayesi sevgidir, her bir yaratılanı güzelleştiren sevgidir, varlığı ayakta tutan sevgidir.
Doğan Cüceloğlu “savaşçı “kitabında bir Kızılderili sözünden bahseder ve” Savaşçı gücünün kaynağını onun niyetinin saflığından alır” der ve sorar: Sevginizin temelindeki niyetin saflığını acaba yakalayabildiniz mi?
Fuzuliye sormuşlar “Sevmek mi daha güzel, sevilmek mi? Fuzuli cevap vermiş:” Samimi değilse ikisi de fuzuli.” Öyleyse neye ihtiyaç var?
Behçet Necatigil’in “Sevgilerde” şiirindeki ifadesi ile “Sevgileri yarınlara bıraktınız. Çekingen, tutuk, saygılı.”Evet hayat öyle kısa ki, gönül kırmaya,tartışmaya zaman yok, sadece sevmek için zamanımız var. Dolayısıyla sevgimizi çekinmeden, ertelemeden, nefes aldığımız an itibarı ile göstermeye, samimi ifade etmeye ihtiyacımız var aslında. Hadi sevdikleriniz yanınızda iken koşulsuzca gösterin sevginizi. Çünkü alınan her yeni nefesin bir öncesi geçmiş zaman oluyor ve orası için hiçbir şey yapamıyoruz. Ne yapacaksak sevgi adına “anda” yapalım. Unutmayalım ki Sevginin olduğu yerde hoş görü olur, barış olur, huzur olur. Bunlar da insanlığın en çok ihtiyaç duyduğu vasıflardır. Bu vesile ile Ramazan ayınızı kutlar, sevgiyle dopdolu geçirmenizi dilerim.
Kadriye Borak
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!