Seyir Defteri
Kendimizden, kendimize yazalım. Ne yazacağım bilmiyorum o kadar boş ki her şey diye başladığım günlük notlarım benim baş yapıtlarım. Ne yazacağınızı bilmeden oturduğunuz masadan bir tanışma ile kalkmanız an meselesi.
Seyir defterimde kendimi izlediğimde görüyorum ki bende de yollar hep kendime çıkıyor. Günlük tutma alışkanlığı,kendini tanıma yolculuğunda kendimize yapacağımız en güzel yatırım galiba. Yazdıkça çoğalan ve yazılanları okudukça kendimize ayna olan satırlar, hem zamana hem duygularımıza şahitlik ediyorlar. Kendimize şahit olmazsak, o an ki duygularımızı yazmazsak olaylar hatırlanıyor,ama duygular unutuluyor.
İşte zaten ‘şimdiki aklım olsaydı böyle yapmazdım ‘dediğimiz her şey bundan kaynaklı. Durumu hatırlıyoruz. Şimdiki duygularımızla ve aklımızla başka çözüm yolları görebiliyoruz halbuki o anki cendereyi yada o an ki sevincimizi hatırlamıyoruz. Bir fotagraf bile o anı tam olarak yansıtamaz. Sadece kelimeler. Kelimelerle çizilmiş bir resim anlatabilir dünü, bugüne. Birileri okuyacak endişesi gütmeden, sıradan olmasını önemsemeden sadece kendin için yazmak seni sana anlatır.Ve bugününü yarınına taşır. Yazarsın ve artık dedikodu yapma, şikayet etme gereği duymazsın. Yazarsın ve odadan çıktığında artık o kadar da kötü değildir her şey. Yazarsın ve hayallerin ete kemiğe bürünür. Onları detaylandırdıkça gözünde canlanır ve okudukça imgelersin umudunu kaybettiğinde. Hayallerini hatırlarsın gelecekte okuyunca. Ve sorunların çözümünü yazdıkça neler geçmiş be dersin. Buda geçer Ya Hu dersin.
O halde yazalım canlar. Kendimizden kendimize yazalım. Ne yazacağım bilmiyorum o kadar boş ki her şey diye başladığım günlük notlarım benim baş yapıtlarım. Ne yazacağınızı bilmeden oturduğunuz masadan bir tanışma ile kalkmanız an meselesi.
O zaman kendimize ‘seyircikalma’yalım.
https://www.instagram.com/invites/contact/?i=g8dm18r8ibal&utm_content=lmshgwm
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!