Yüzyıl Sonraki Torunuma Mektup- 84

Merhaba ben nineniz Ayşegül,

Yağmurlu ve soğuk bir Nisan 2022 gününden hepinize merhaba. Umarım iyisinizdir. 2022 yılı ve öncesini merak ediyor musunuz?

Ben bir hemşireyim.2020/2022 yılları arasında Covit-19 salgını yaşadık yaşıyoruz, hala bitmedi ama artık çok az sayıda insan hasta oluyor. Salgının başında hasta olanlar çok ağır geçirenler ve ölenler oldu. Ben bu salgında, başladığı günden itibaren çok aktif rol aldım, filyasyon ekibinde görevliydim. Çok uzun çalışma saatlerimiz oldu, gece yarılarına kadar sahada çalışmalar yaptık. Şükürler olsun ben ve ailem Covit geçirmedik, belirti vermeden de geçirmiş olabiliriz tabii, ama şuan için sorun yok şükürler olsun.

Bu Covit salgını süreci bana çok iyi geldi. Yıllardır ertelediklerimi gözüme gözüme soktu. Kendi farkındalığımı ve kendime yolculuk etmede bana fırsat oldu şükürler olsun. Kendimi ne kadar ertelediğimi fark ettim.  Hiç kendim olmamışım, kendim için yaşamamışım, kendim için hiç bir şey yapmamışım. Böylece dibe batınca derin bir ses geldi. Bu ses benim artık uykudan uyanmam gerektiğini, kendime gelmem gerektiğini fısıldadı. Sonsuz şükürler olsun. Böylece kişisel gelişim serüvenimde başlamış oldu. Önce şifalı taşlar ve biyoenerji eğitimi aldım.  Süreç böylece başlamış oldu. Bu süreç ve gelişim, değişim,  dönüşüm mezara kadar devam eden bir şey. Bilgiden bilince inmeye niyet ettim. Yoksa herkes birçok şeyi şükürler olsun biliyor. Önemli olan hale dönüştürebilmek, ben hale dönüştürmeye niyet ettim. Yaklaşık 25 yıllık sağlık çalışanı olarak modern tıbbın eksik bıraktığı saç ayaklarını tamamlamaya niyet ettim. Ruh, beden ve zihin üç saç ayağı…

Sağlığın tanımını bize ruhen zihnen ve bedenen tam bir iyilik hali diye öğrettiler. Modern tıp insanın sadece fizik bedenine dokunuyor. Diğer taraflar eksik kalıyor. Yıllarca hep bu taraflarını düşündüm. Bu pandemi süreci bana bu farkındalığımda adım atma sürecimde çok iyi geldi. Pandemiye de teşekkür ederim. Bu devam eden hep de devam edecek olan bir öğrencilik, iyi bir öğrenci olmaya niyet ettim.

Rabbim bu yolculuk bana ve bütüne faydası dokunan yol arkadaşları nasip etti ve ediyor şükürler olsun. Bazen keşke daha erken nasip olsaydı diyorum ama adı üstünde nasip işte, 40 yaşından sonra nasip oldu. Ruhsal gelişimde 40 yaşın önemini kendi hayatımda yaşamış oldum. İnşallah sizde bu dünyaya iyi ki geldim iyi ki varım dersiniz. 100 yıl sonra hayat nasıl olur bilemiyorum. Hala insanoğlu biyolojik olarak çoğalıyor mu? Teknoloji insan hayatına ne kadar müdahale ediyor? Bütün bu soruların cevabını merak ediyorum.

Ama siz kendi yaşam yolculuğunuza mutlaka çıkın. Değişim dönüşüm içten dışa doğru oluyor lütfen bunu unutmayın. Bunu fark ederseniz daha az vakit kaybıyla başlamış olursunuz. Rabbim hepimizin tekâmül yolculuğunuz sizi ve bizi sevsin ve sevdiği insanlarla buluştursun. Allah'a emanet olsun.

Nineniz Ayşegül.

Ayşegül BİLGİN…