Yüzyıl Sonraki Torunuma Mektup- 83

Benim için bu mektubu yazmak hem duygusal hem de heyecan verici olacak.

Yüzyıl Sonraki Torunuma Mektup- 83

Merhaba  “c a n” 

Benim için bu mektubu yazmak hem duygusal hem de heyecan verici olacak.

Düşünsenize altı aylık Kişisel Gelişim, Dönüşüm Farkındalık Eğitimine katılıyorsunuz ve sevgili Bülent Gardiyanoğlu size ilk ödevini veriyor. Yüzyıl sonraya mektup... Ben Nefes 21 Akademi 2022 öğrencilerinden Emine Kanlı Kumser. Bu mektubun okunuyor olduğunu hayal etmek bile umut verici.

Geçmişine önem veren, onları araştıran, bilgiye ve öğrenmeye meraklı bir neslin atalarından biri olmak harika.

Kız kardeşim ve ben; bizleri seven, değer veren, eğitime düşkün ailemizin kızlarıyız. Eğitimde beklentileri yüksek bir ailenin çocuğu olarak, mükemmele ulaşmak için çok uğraştım.

Bizler…  Akşam yemeği için herkes birbirini bekler,  yemeği hep birlikte yerdik. Gün içinde neler yaptıklarımızı paylaşır, sohbet ederdik.

Özellikle ortaokul ve lise yıllarında, cumartesi akşam yemeğinde pazarlık başlardı.

Babam,

- Bu pazar, yürüyüş günü. Hep birlikte erken kalkıp yürüyüş yapıyoruz.

Bizler,

-Günlerden pazar biraz uyuyalım saat 6 da kalkalım.

İkna çalışmaları işe yaramazdı.  Bizler saati bir saat ileri almaya uğraşırken, babam bir saat geri alırdı.

- Tamam o zaman 4 te kalkıyoruz.

Sohbetin sonunda saat 5 e razı olur. Ertesi sabah babamın yeni yıkanmış ellerinin soğukluğunu yüzümüzde hissederek uyanırdık.

Ne de güzel yapmışlar, aile anıları biriktirmişler. İnsan büyüdükçe bunları hatırlıyor. Yürüyüşler, erkek-kadın fark etmez diyerek yaptığımız bahçe temizlikleri,  kucak kucak şömine için alınan odunları oradan oraya istiflemelerimiz, aile piknikleri...  Hafta sonlarını sohbetler ederek, hatıralar ve nasihatler dinleyerek geçirirdik. 

Babamız bizi bu felsefe ile büyüttü.

"Hayat 3H den ibarettir. Hayal-Hedef-Heyecan"

Hayata bağlayan hayalleriniz,  geçen süreçte varacak hedefiniz ve bu hedefe götürecek olan heyecanınız hep sizlerle olsun...

Benim hayallerim hep eğitim üstüne oldu.

Kırk yaşımda diyebilirim ki; "Hayat zıtlıkların dengesinde kendini var edebilme yolculuğudur." Örneğin; konuşurken susmayı, çalışırken dinlenmeyi, verirken alabilmeyi de bilmeli insan.

Önce kendinizi iyi tanıyın evlatlarım. Yeteneklerinizi, değerlerinizi bilin. İnançlarınızı keşfedin. Hayırsız inançlarınızın yerine hayırlı olanlarını ekin. Tıpkı bir tohum gibi...  O tohumun bir ağaca dönüşmesi için tüm bakımını özveriyle yapın.

Kendinizi gerçekleştirme yolculuğundaki başarının bedeli elbette vardır. İstekler ile ihtiyaçların, üretim ile tüketimin, olmazsa olmazlarınız ile olmasa da olurlarınızın ayrımını iyi yaparak an ve an, gün ve gün seçimlerinizi öyle yapmanız gerekecek. Olsun... Bu tatlı yorgunluğun yerine kim başarısızlığın bedelini bir ömür yaşamak ister ki?

Doğumun gerçeği olan ölümü de gün gelip tadacağımız o anda neyin gerçekleşmiş olmasını isterdin diye sorsalar cevabım şu olurdu:

Anlamının ve sorumluluğunun bilincinde olarak:

"Yaşam amacımı gerçekleştirmek ve çocuklarıma iyi bir dünya bırakmak" derdim.

Dilerim sizler de; kendinizi bir hazine arar gibi keşfeder, yaşam amacınızı gerçekleştirmenin huzuru ve gururu ile gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakırsınız.

 

Sevgiyle, şefkatle ve huzurla kalın.

Emine Kumser

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!