Yüzyıl Sonraki Torunuma Mektup- 61

Şu an çok heyecanlıyım ve mutluyum. Beni hiç görmemiş torunlarıma seslenmek içimi titretiyor. Hepinizin sağlıklı, huzurlu, neşeli ve üretken durumda olduğunuzu hissediyorum.

Yüzyıl Sonraki Torunuma Mektup- 61

Es-selamu Aleyküm ve rahmetullah. Kıymetli torunlarım, evlatlarım ! Bu mektubu sizlere 2022 yılı Ocak ayında yazıyorum. Nefes 21 Akademi KİŞİSEL GELİŞİM FARKINDALIK DÖNÜŞÜM EĞİTİMİ esnasında Bülent GARDİYANOĞLU Hocamızın tavsiyesiyle yazmaya başladım. Yazacaklarımın sizlere iyi birer hatıra olabilmesine niyet ediyorum.

Şu an çok heyecanlıyım ve mutluyum. Beni hiç görmemiş torunlarıma seslenmek içimi titretiyor. Hepinizin sağlıklı, huzurlu, neşeli ve üretken durumda olduğunuzu hissediyorum.

Ben bir çok eğitimlere katılıp ömrümü kendime, aileme ve herkese faydalı olarak geçirebilmeye niyet ettim ve elimden geldiğince gayret ediyorum. Bugün 42 yaşındayım ve arızalarımı dengeye alabilmekle meşgulüm.

Ben 7 çocuklu bir ailede ilk çocuk olarak bu dünyaya gelmişim. Benden 1 sene sonra doğan Şuayip kardeşim 9 aylıkken aniden rahatsızlanıp vefat etmiş. Allah rahmet eylesin. Her gün dualarımda Şuayip kardeşime ve bütün atalarıma dua ediyorum. Sizlerden de bizleri hayırlı dualarla ve güzel anılarla hatırlayabilmenize niyet ediyorum.

Çocukluğum mahallede arkadaşlarımla ve kardeşlerimle oyun oynayarak geçti. Misket, gazoz kapağı, yakan top, dokuztaş, saklambaç, birdirbir, kör ebe, uçurtma yarışları, futbol, yerden yüksek, sek sek, mendil kapmaca gibi oyunlar çok mutlu ederdi bizi. Bilgisayar, internet, televizyon çok az kişi de vardı. Bütün ödevlerimizi defterimize elimizle yazardık. Yazı yazmaktan işaret parmağımızın ortasında dik bir çizgi oluşmuştu. Proje ödevleri, dönem ödevlerini kütüphanelerde günlerce yazmaya çalışırdık. Kopyala-yapıştır ödev bitti imkanımız hiç olmadı. Yetişkinliğimizde teknoloji gelişti. 1990’lı yıllardan itibaren bilgisayar, internet akıllı telefonlar hızla gelişti. Bugün 2022 yılında tam dijitalleşme ve metaverse konuşuluyor. Ben de bu gelişmelere ayak uydurabilmeye gayret ediyorum. Nefes 21 ailesindeki eğitimlerin çok faydasını gördüm. Bülent GARDİYANOĞLU hocama ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum. İyi ki varız.

Ben, Meryem ninenizle 24 Eylül 2005 Cumartesi günü evlendik. Nineniz çok cana yakın, esprili, merhametli, sevgi dolu, seyahat etmeyi ve yeni yerler keşfetmeyi seven, zor zamanlarda pratik çözümler üreten biridir. Ninenizin eli çabuk ve lezzetlidir. Kek, poğaça, patates kızartması, tokat batı, kurabiye, baklalı dolma, şehriyeli pilav, katmer, mercimekli bulgur pilavı, keşkek, çökelekli-patatesli gözleme… say say bitmez. Bir kızımız, iki oğlumuz dünyaya geldi. Çocuklarımız dünya tatlısı, meraklı, sevecen, akıllı, yeni bilgiler öğrenmeye meraklı ve yardımseverler.

Sevgili torunlarım ! Ben Kadir dedeniz, 2002 yılında İmam-Hatip olarak Diyanet İşleri Başkanlığı’nda göreve başladım. İstanbul’da iki buçuk yıl vekil İmam-Hatip olarak çalıştım.

Daha sonra Kütahya’nın bir köyünde 5 yıl görev yaptım, Edirne Enez’de 2 yıl görev yaptım ve 10 yıldır İstanbul’da görev yapıyorum. Yaz aylarında oyunlarla, gezilerle süslediğimiz Yaz Kur’an Kursu’ndan öğrencilerimin birçoğu bugün öğretmen, İmam-Hatip, mühendis, avukat, psikolog olarak topluma faydalı oluyorlar. Rabbime şükürler olsun. Yetişkinlerden ricam, lütfen çocuklara camide kızmayın, kovmayın. O çocukların yeri Peygamberimizin omuzlarıydı, sırtında namazda iken bile oyun oynarlardı. Bırakın çocukların anılarında camilerimiz en mutlu oldukları mekanlar olarak kalsın.   

Sevgili torunlarım ! Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde “Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz.” buyurmuştur. Kur’an’ın ilk emrinin de “Oku !” olduğunu düşündüğümüzde sürekli okumak, araştırmak ve bunları hayatımıza uygulamakla sorumlu hissediyorum kendimi. Sizlerin de iyi okuyan, araştıran ve faydalı şeylerin peşinde koşacağınıza güvenim tamdır.

Bütün dünyayı saran ve 2 senedir devam eden salgın hastalık nedeniyle zor zamanlar geçirdik. Dünya genelinde eve kapanıp karantinada yaşamak zorunda kaldık. Bu süreçte hep kötü ve zor şeyler olmadı tabiki. Bizim için kötü ve korku dolu görünen 2020 ve 2022 yılları arasında kendi iç dünyamızla buluşabilme ve eksikliklerimizi, arızalarımızı tamir edebilme imkanı da bulduk. Rabbimiz ayeti kerimesinde haber verdiği gibi bizim şer gördüklerimiz içerisinde hayırlı durumları da yaratmaya gücünün yettiğini bizlere gösterdi. İlk youtube eğitim kanalımı bu süreçte açtım ve Kuran öğretimi, Tecvit bilgileri, Peygamberimizin Hadislerinden seçmeler, Güzel sözler serisi gibi 68 video ürettim. Şükürler olsun. Amasya İlahiyat fakültesini bu süreçte tamamladım. Nefes 21 akademi eğitimlerine bu salgın döneminde başladım. Şükürler olsun.

İnsanlığa salgın hastalığın ve karantina sürecinin maddi ve manevi büyük sıkıntıları oldu. Daha fazla zararının korku ve ümitsizliğe düşmek olduğunu düşünüyorum. En çok da korkunun bağışıklık sistemimizi bozduğunu fark ettim bu süreçte. Tedbir aldıktan sonra asla korkmadık. Olanın önüne geçilemez ben buna böyle inandım. Ev yapımı yoğurt yapımını, evde sirke ve turşu yapımını öğrendik. Süper de oldu ve çok zevkliydi.

Sevgili torunlarım ! Yaşadığım bunca yıl içersinde şunu farkettim ki, her zaman yeniliğe, yeni bilgi ve becerilere açık olmalıyız. Mevlana hazretlerinin dediği gibi PERGEL GİBİ olabilirsek bir ayağımızla dini ve milli değerlerimize sabitlenirken diğer ayağımızla 360 derece dünyayı keşfederiz. Farklı bakış açıları kazanmak, olayları ve fikirleri çok yönlü değerlendirebilmemizi ve daha sağlıklı adım atabilmemize yardımcı olacaktır.

Bir başka sizinle paylaşmak istediğim husus ise bağımlılıklarımızdan bağımsız olabilmenin önemidir. Sevdiklerimizle aramızdaki bağ karşılıklı iletişim içerisinde, herkesin sınırlarını ve sorumluluklarını bilip yerine getirdiği bir düzeyde olduğunda “BAĞLILIK” oluşur. Bu bağlılık küçük yaşlarda anne babadan alınan sevgi, şefkat, merhamet ve saygıya bağlıdır. Bu güven ortamında yetişen çocuklar büyüdüklerinde özgüveni ve kendisine sevgisi, saygısı olan bireyler olurlar. Kendisine ait fikri olmayan -, başkalarının söylediklerinin peşinden sorgulamadan gitmek ise “BAĞIMLILIK”tır. Yapabileceği işleri yapmayıp başkalarından beklemek de bir tür bağımlılıktır. Kendisini başkalarına bağımlı olanlar kendilerinin yeteneklerini, becerilerini keşfedemezler. Sizlerin özgüveni yüksek, kendisine ve herkese faydalı işler yaptığınıza eminim.

Sevgili torunlarım ! Dijitalleşmenin hızla arttığı bir çağda yaşıyorum ben. Sizler daha ileri dijitalleşmiş günleri yaşayacaksınız. Şu an en büyük dijital platformların sahibi ve yöneticisi olan kişiler kendi çocuklarına haftada en az 1 kitap okutturuyorlar. Kağıda baskısı yapılmış kitaplar okutturuyorlar, e-kitap/pdf değil ha ! Bize e-kitapları ve sosyal medyayı kullanmayı önerirken, çocuklarına kağıdın kokusunu içine çeke çeke kitap okutturuyorlar. Sizlere önerim zamanınız hangi teknolojide olursa olsun kağıda basılmış kitaplar okuyabilmeye gayret edin. Sizlere kağıda basılmış kitaplar bırakabilmeye niyet ettim ve kitaplarımı yazmaya başladım. Bu geleneği sizin devam ettireceğinize inancım tamdır.

Bu duygu ve düşüncelerle hepinize çokça selam ediyor, gözlerinizden ve alınlarınızdan öpüyorum. İyi ki varsınız. Kendinize, ailenize ve herkese faydalı işler yapabilmenizi, üretken, sağlıklı, inançlı, vefalı, keyifli bir ömür sürebilmenizi Rabbimden niyaz ediyorum. Meryem ninenizin de selam ve duaları sizinle. Allah’a emanet olun.

26/02/2022 Cumartesi

Kadir ÖZDEMİR – Beykoz - İSTANBUL

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!