Yüz Yıl Sonraki Torunuma Mektup- 69

27/02/2022

Bir bilinmezlik de olsa bir umut olabilmeli insanın içinde diyerek yazıyorum mektubumu.

Kimin eline geçer kim okumak ister bilemeyiz fakat Allah nasip ettikten sonra ne güzellikler, ne mucizeler yaşar insanoğlu kimse tahmin edemez.. Fakat o güzel yaradan o kadar güzel kii bu mektubu yazabilmeyi nasip ettiyse vardır bir hikmeti diyorum.

Ben 1973 kasımın 10 unda doğmuşum, bizim küçüklüğümüzde televizyon sayılı kişilerin evinde tek tük vardı. Ev telefonları desen ben 7 yaşıma geldiğimde evimizde vardı ve postaneyi arayarak numaranı bağlattırırdın ilk dönem.. Sonra şehirler arası kodlarla evlerden arayabilir olduk. Tabi telefonlar ilk başta yandan kolunu çevirerek postane ye bağlanırdı, sonra üzeri delikli numaraların olduğu telefonlarla bizler evlerden çevirir olduk..derken derken cepte taşınan telefonlar çıktı…artık sabit değil elde taşınan telefonlar anlık telefonu olan kişiyle iletişime geçmek nasip oldu. Sonra o telefonlara kamera sistemi kuruldu ve görüntülü konuşabilmeler, resim çekebilmeler uzaktaki insanlarla sanki bir aradaymışsım gibi sınıftaymış gibi derslere girebilmeler.. Çook güzel bir gelişmeyi fakat ben bozulacak bir şey olacak diye kurcalamaya korkarken☺️ şimdi bu mektubu oradan yazabiliyorum.. Buradan ders videoları kaydedip, dinleyebiliyorum. Çeyrek asırlık ömrümde bu kadar gelişen telefon kim bilir 100 yıl sonra ne durumda olacaktır hayal bile edemiyorum.  Yalnızca çaldığında açıp konuştuğum telefon 2020 16 Mayısında başlayan covit pandemisiyle benim hayatımda işimin vazgeçilmez parçası oldu ve tüm filyasyon ve aşıda çalışan çadırda numune alan kişilerin programları yükleyerek tüm veri giriş ve işlemlerin yapıldığı olmazsa olmazı. Öğretmenlerin sınıfı, diğer insanların stresten kaçabilmek için kullandığı iletişim yanında eğlencesi meşgalesi oluverdi.. Pandemi nedeniyle karantinalarda sokağa çıkma yasaklarında görüntülü grup görüşmelerle hayata renk kattı.

İyiydi güzeldi, fakat o kadar meşgul olunmaya başlandı kiii

İnsanlar yanı başındaki aile fertleriyle iletişimi unutmaya hal hatır sormayı yükmüş gibi davranmaya başladı.

Uzaktakiler yakınlaşmış, yakındakiler çook uzaklaşmış hale dönü verdi. İcat güzel, günden güne yeniliklerle kendini cezbetmesi de ayrı bir güzel. İnşallah bu güzelliği dengede kararında kullanabilmeyi ayarlayabilirsek çook daha güzel bir hayat sürülecek.

Ben telefondan yola çıktım fakat teknoloji diye genelleme daha doğru olacak.. Çeyrek asırda çook değişiklikler gösteren telefon, bana öğrenmenin hiç bitmeyeceğini zamana ayak uydurmak için gayret ve istek le daha kolaylaşacağını anlamama sebep oldu.

Tabiki teknoloji gözü ruhu yoruyor(bende öyle oluyor) bu yorgunluktan ağırlıkta üzerine çöken miskinlik ten hafifletmek için doğada olmak yürümek derin nefesler almak çok faydalı oluyor.

100 yıl sonrası daha da gelişmiş bir teknoloji olacaktır diye düşünüyorum, inşallah bu gelişim insanlığın faydası yönünde gelişmiş olur ve öğrenildiği için gerektiğinde kullanımın dengesi sağlanmış olur.

Doğa ya faydalı insanlığa faydalı güzelliklerle gelişmesi ne niyet ediyorum.

Dünyanın yem yeşil ağaçlarının olduğu, masmavi denizlerin, okyanus ve ırmakları nın olduğu temiz güzel bir doğa kalmıştır inşallah sizlere 100 yıl sonraki güzel insanlar.

Birbirinize sevgiyle samimiyetle dostça barışçıl davranan insanlar olmuşsunuz dur inşallah. Allah'a emanet olun.

Sevgiyle ve sağlıcakla kalın

Emine Sevinmez.