Yarık Dudak Yarık Damak
Hiç birimiz bulunduğumuz yerde tesadüf bulunmayız. Her şey bir düzen içinde olması gerektiği için olmaktadır. Bizi yaratan Rabbim bizleri birbirine vesile ettiği, yeryüzünde yaşıyoruz.
Ayşe ÖZKILIÇ 
Hiçbirimiz bulunduğumuz yerde tesadüf bulunmayız. Her şey bir düzen içinde olması gerektiği gibi olmaktadır. Bizi yaratan Rabbim bizleri birbirine vesile ettiği, yeryüzünde yaşıyoruz.
Siz hala mucize mi? arıyorsunuz, aynaya bak, gördüğün mucize sensin. Ne kadar da kusursuz yaratılmışız. Şükürler olsun.
Çevremde katkı sağlayabileceğim canlarla öğrendiğimiz ve hale geçirebildiğimiz kadarıyla farkındalık sohbetleri yapıyordum. Başımıza ne gelirse gelsin bize bir şeyler öğretmek, göstermek ve şifalandırmamız için geliyor diye bahsediyordum. Hiçbir şeyi tesadüf yaşamıyoruz.
Arkadaşım ile geçmişten günümüze yaşadığımız olayları affederek, geçmişin yüklerinden arınabileceğimizi, onların bize bazı duyguları yaşatarak geçmişimizi şifalandırmamız için hayatımıza çektiğimizden bahsediyordum.
Kendisi iki sene önce psikoloji bölümünden mezun olmuş. Arkadaşımın bölümü ile kişisel gelişim ve koçluk eğitimlerinde öğrendiğimiz gibi anda kalma, bilinçaltı konuları benzerlik gösterdiği konular bulunuyordu. Bununla birlikte manevi boyutu tabii ki bambaşka.
Arkadaşım bebek bekliyordu. Bebek beş, altı aylık olduğunda doktorları anne karnındaki bebeğinin damağının ve dudağının yarık olduğu teşhisini koymuşlardı. Bunun üzerine sürekli kontrollere gidiyor. Doktorlar gözlem altında tutuyorlardı. İlk duyduğunda tabii ki çok üzüldü, ağladı ve çok çabuk toparlandı. Konuştuğumuzda ailelerinde de böyle bir durum söz konusu olmadığını paylaştı. “Bu yaşadığın sana ne anlatmak istiyor.” diye sorduğumda birkaç gün düşünmüştü. Bana “Ayşe ablacığım ben bölümümün tez’ini bununla ilgili yapacağım" Türkiye de bu bölümün çok az olduğunu söylüyordu. “En azından kendi yaşayacağım bu süreçte başkalarına da faydam olur ve benim gibi bu süreçten geçenlere daha fazla katkı sağlayabilirim.” dedi. İleriye dönük planlarında bahsetti. Kabule geçmişti, şükürler olsun. İsyan etmedi “Neden ben, neden benim başıma geldi.” demedi. Bir bakıma şimdi öğrenmesi onun için iyi olmuştu, bebek doğduğunda böyle bir durumla karşılaştığında daha bi sancılı süreç olurdu diye düşünüyorum.
Okuduğum kitaplar, gördüğümüz Nefes21 eğitimlerinde hiçbir dersi kaçırmıyor, heyecanla notlar alıyor, önerilen kitapları hayatıma geçiriyordum. Arkadaşıma Joseph Murphy “DÜŞÜNCENİN GÜCÜ” adlı kitabı okuduğumu ve mucizelere tanık olabileceğimizden bahsettim. Kitapta
“NEYE İNANIRSANIZ ONU YAŞARSINIZ.”
“HAZİNE SANDIĞI İÇİNİZDEDİR.” diyordu.
Rabbim bizleri öyle mucizevi yaratmış ki, olmuş enerjisi ile, güzel düşünerek, iyilik ve doğruluktan ayrılmadığımızda nasıl da güzel kapılar açıyor. Şükürler olsun.
Sevgili Bülent Gardiyanoğlu, hocamızın önerileri benim için her zaman çok değerlidir. Derslerde bizlere anlattıkları hepsi birbirinde kıymetli ve değerli bilgilerdir. Bildiklerimi hale geçirebilmek ve yaşadıklarımından dönüştürebildiklerimi paylaşmayı, fayda sağlayabilmeye niyet etmiştim.
Bülent Gardiyanoğlu hocamız tam da arkadaşım bunu yaşadığı anda bize söylediği cevap olarak gelmişti.
” Hamile olanlar iki elinizi saat yönünde birbirine yavaşça avuç içleri ısınana kadar ovuşturun ve ellerinizi parmak uçları birbirine değmeyecek şekilde karnınızın üstüne koyun ve karnınızdaki bebeğinize "GÜVENDESİN.” sözünü sık sık tekrarlayın ve bebeğinizle konuşun demişti hocamız. Ben de arkadaşıma bu çalışmayı yapmasını önerdim.
Gece yatarken uyumak üzere olduğunda bebeğinin ona nasıl gülümsediğini damağının, dudağının kusursuz olduğunu gözünde canlandırmasını ve bunu isterse başarabileceğini anlattım. Sabah uyandığında ve gün içinde “Bebeğim kusursuz bir sağlığa sahip şükürler olsun.” olumlamasını tekrarlamasını söyledim.
Sabah yataktan zihnin açılmadan şükürle kalk ve aynı imgelemeyi yine yapmasını ve bebeğinin sağlıklı, sıhhatli olduğunu, huzurlu ve mutlu bir bebek olduğunu hayal etmesini hatırlattım.
Bir taraftan hep kontrollere gidiyor, doğum yaklaşıyor, kontroller sıklaşıyordu. Bu özel durumundan dolayı, doktorları Ayla bebek doğar doğmaz kuveze alınabilir ve özel bakıma ihtiyacı olabileceğinden bahsetmişlerdi.
Yarık damak için özel biberon alması gerekiyordu. “Sen duanı et Allah bir şekilde güzel mucizelerle seni hayrete düşürecek.” dedim.
Veeee Ayla bebek doğdu ve Anne sevinçten ağlıyordu. Kapıda bekleyen baba bebeğin gelmesini heyecanla beklerken Ayla bebek hemşirenin kucağında geliyor ve baba “Yarık dudak olan bebek mi?” diye soruyor. Babaya “Evet sizin bebeğiniz fakat yarık dudak değil kızınız çok sağlıklı diyor.” hemşire. Baba “Damağı yarık mı?” diye soruyor ve damağında da bir sorun olmadığını duyunca, baba duyduklarına inanamıyor.
İşte böyle bir mucizeye şahitlik ettik. Şükürler olsun. Kalbi temiz duygularla, içten edilen dualarımız kabul oldu. Güzel ve doğru yoldaysak ne istersek Rabbim kolaylıkla ve sağlıkla hayatımıza mücizeler çıkarıyor, yaşatıyor.
” GÜL DÜŞÜNÜRSEN GÜLİSTAN, DİKEN DÜŞÜNÜRSEN DİKENLİK OLURSUN.” diyor.
Hz MEVLANA
AYŞE ÖZKILIÇ
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!
