Tenkit Tüketir, Takdir Üretir

Takdir ederek söze başladığımızda, psikolojik olarak karşıdakine aynı safta olduğumuz duygusunu verdiği için bir savaş içerisin de değil, onunla hemfikir veya yandaş olduğumuz duygusunu verir.

Tenkit Tüketir, Takdir Üretir

Uzmanlar pozitif eğitimde, olumlu pekiştireç olarak cümleye başlarken, karşıdakini takdir ederek başlamamızı tavsiye ediyorlar. Peki bu takdir karşıya ne gibi bir etki yapıyor da gelişim olumlu yönde oluyor? Tam tersi olan eleştiriyi, kınayarak, ayıplayarak olumsuz olan davranışa dikkat çekerek yapsak, yapılmaması gerekenlerden men etmiş olmaz mıyız? Neden takdir etmeliyiz?

Bu iki davranış arasındaki etki farkını anlayabilmek için uzman olmaya gerek yok. Empati kurarak bunu kolayca anlayabiliriz. Yapmak istediğim eleştiriyi, yapmak istediğim cümlelerle önce kendime yaptığımda ne hissediyorum. Ve ben bu duygu ile nasıl davranıyorum? Yani yapılan eleştiri beni doğruya mı daha istekli yapıyor ya da yanlışa devam etmeye mi? Empati, her yerde ve her durumda işe yaradığı gibi burada da işe yarıyor. Not: Empati, kullanımı kolay bir yöntem bence????

Botanikçiler bizlere bitki bakımında: ışığı, suyu yeterli, gübresini düzenli vermemizi ve bunlarla birlikte sevgi dolu sözler söylememizi, yapraklarına sevgi ile dokunmamızı tavsiye ederler. Bitkilerimize tavsiye edildiği gibi sevgi ile ihtiyaçları olan sularını, gübrelerini verdiğimizde çiçek açıp, sağlıklı olacağını garanti ederler.

Elimizde ki bir bardak suya sevgi dolu cümleler söylediğimizde veya dua okuduğumuzda monokülerini değiştiriyor. Suyun tatsız, yavan olan tadı daha yumuşak oluyor. 

Sizce, iki parmağınızla tutup sarkıttığınız sarkaca kötü söz söylediğinizde mi, yoksa güzel şeyler söylediğinizde mi daha hızlı dönüyordur? Tabi ki sevgi yüklü sözcükler, sarkacı saat yönünde hızlı hızlı çevirir.  Bu örnekler gelişi güzel örnekler değiller hepsi denenmiş, bilimsel açıklamaları olan örnekler. Siz de bu örnekleri dilerseniz deneyebilirsiniz.

Bu örneklerden yola çıkarak diyebiliriz ki takdir, istenilene doğru hareket ettirdiği ve olumlu pekiştireç olduğu için üretimin start düğmesidir. Yani takdir, dışardan müdahale ile kişiyi içten motive eder ve devamlılık sağlar.

Takdir ederek söze başladığımızda, psikolojik olarak karşıdakine aynı safta olduğumuz duygusunu verdiği için bir savaş içerisin de değil, onunla hemfikir veya yandaş olduğumuz duygusunu verir. Bu durum da olumlu iletişim kurabilmek için barış içerisinde bize açılmış olan o kapılardan girip, gerekli olan noktalara temas ede ede yol almamıza olanak sağlar. Takdir cümlesinin ardından yapılmaması gereken davranışa dikkat çekmiş olsak ta bu davranışımız eleştiri olarak algılanmaz. Bu yapıcı eleştirilere günümüzde geribildirim diyoruz. Geribildirim, içerisinde iletilenin kendi kendini özeleştiri yapmasını, içerisinde ki faydayı fark etmesini sağlar. Bu sebeplerle eleştirinin yaptığı gibi direk saldırı olarak algılanmaz. Aksine gelişim sağlanması gereken noktaları işaret edip, tavsiyemizi de ekleme fırsatı doğurur geri bildirimler. Böyle bir cümleye örnek verelim: ‘’Bulaşıkları makinaya yerleştirmen çok güzel olmuş, bununla birlikte durulayıp ta yerleştirmiş olsaydın bardaklar temiz çıkardı, tekrar yıkamak zorunda kalmazdık.’’ Başka bir cümle daha kuralım: ‘’eve gelmeden önce alışveriş yapmayı iyi düşünmüşsün, bununla birlikte beni aramış veya alışveriş yapacağını daha önceden haber vermiş olsaydın daha neleri alman gerektiğini sana bildirebilir ve eksikler için tekrar alışverişe gitmek zorunda kalmazdık.’’ Bu cümleleri şablon olarak hafızamıza kodlayalım, ihtiyaç anında, bulunduğumuz duruma göre gerekli değişiklikleri yaparak kullanabiliriz. Bu tarz cümleler kullandığınızda fark edeceksiniz ki kullandığınız kişiler size karşı olumsuz tepki vermiyor, aksine size hak veriyorlar. Bu cümlelerin yapıcı olduğunu, 1- önce kendinize empati yöntemi ile, 2-kötü giden ilişkilerinizde test edebilirsiniz. Yapıcı olduğunu buralarda daha iyi fark edersiniz.

Takdir etmek, millet olarak alışık olmadığımız bir yöntem. Çünkü olumsuza odaklı, eleştiri ile yetişmiş bir nesiliz. Bunun böyle olduğunu kendi çekirdek ailemizde, çevremizde hatta siyasette dahi görebiliyoruz. Sık kullanılan ve normal bir dil olmuş, eleştiri. Bu dil yüzünden ilişkiler geriliyor. Vücudumuza yerleşmiş bir yaranın etkilediği gibi her yerde ve her durumda verimliliğimizi düşürüyor.

Eleştirinin mi yoksa takdirin mi kendimize, çevremize ve topluma faydası var? Karar sizin.

Selma Onater

Yazar'ın diğer yazılarına ulaşmak için:

https://nefes21.com/selma_onater

Yazar'ın sosyal medya hesabı:

https://www.instagram.com/selmaonater

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!