SAHİPLENMEK Mİ SAHİP ÇIKMAK MI?
Hayatımıza giren şeylere ne kadar sahipleniyorsak elimizden gidince o kadar üzülebiliyoruz. Hayatımızın merkezine onları koyuyoruz bazen çünkü onlara kendimizden daha çok değer veriyoruz yada onlar üzerinden değer görmeye çalışıyoruz. Peki ne yapalım sahiplenelim mi sahip mi çıkalım?
Benim dediğimiz şeyler var hayatta öyle değil mi? Benim diyerek sahip çıktığımız bizim zannettiğimiz zannettikçe zanlar oluşturduğumuz kaybedincede hayal kırıklığna uğradığımız durumlar , kişiler veya eşyalar. Sanki bizim miydi onlar ? Değil aslında. Benim eşim, benim arabam, benim çocuğum ,benim evim v.b
Hayatımıza giren şeylere ne kadar sahipleniyorsak elimizden gidince o kadar üzülebiliyoruz. Hayatımızın merkezine onları koyuyoruz bazen çünkü kendimizden daha çok değer veriyoruz yada onlar üzerinden değer görmeye çalışıyoruz.
Bunu çocuklarımıza gösterdiğimiz davranış örneği ile ele almak istedim gelin hep beraber düşünelim; çocuğumuzun üzerine ne kadar düşüyorsak ve aşırı bir ilgi bağı oluşturuyorsak sürekli onunla ilgili konuşuyorsak ne kadar çok sahiplenip üzerine düşüyorsak bunun arka plandaki duygusu ''Ben sanırım iyi annelik yapamıyorum bu konuda iyi değilim yeterli değilim '' diyerek farkında olmadan içsel bir durum oluşturmaktır.
Bununla birlikte bu olumsuz düşünceleri dışarıya göstermemek ve saklamak için çocuğumuza karşı aşırı ilgi göstererek dışarıyada şöyle bir servis sunuyoruz hal ve tavırlarla.'' Bakın ben çok ilgili bir anneyim ne de güzel ilgileniyorum beni görün ,taktir edin ve onaylayın çocuğumu sahipleniyorum'' mesajı veriyoruz. Oysaki sizde bilirsinizki hiçbir şey bizim değil bedenimiz bile.
Peki nedir ikisinin arasındaki fark? Sahip çıkan anne ; çocuğunun ihtiyaçlarını karşılar bakımını yapar annelik görevlerini yerine getirir ve içi rahattır gerisini yaradana bırakır iyi anneliğini dışarıya ispatlamak zorunda değildir. Çünkü iyi anne olduğunu içeride biliyordur. Sahiplenen anne ise; çocuğu ile aşırı bir ilgi halinde bunu abartılı bir şekilde yapar ve etrafa iyi anne olduğunu kanıtlamaya çalışır ve iyi anne olduğuna dair onay ve taktir almak ister tabii bunu farkında olmadan yapar.
Sahip çıkmak çocuklarımızın ihtiyaçları olduğu sürece yanlarında olmak ve içeride bu eminliği yaşamak ve yaşatmaktır. sahiplenmek ise sürekli çocuğum çocuğum diyerek abartılı bir ilgi ile dikkat çekmeye çalişmak ve o bizim hükmümüzde gibi kontrol etmektir. Varsayalım belirli bir yaştan sonra bile gözümüzün çocuklarımızın üzerinde olması onu baskılamak bizim gibi olmasına sebep olabileceği gibi kendi gücüne de engel olmaktır. Bu şekilde kendine güvensiz güçsüz kişiler olmasına da sebep olabiliriz ki bu dengeyi kurmak burada da önemli ne çok ilgi ne de ilgisizlik sadece yerinde ve dozunda davranışlar üzerimize düşeni yeterince yapabilmektir ve emin olmaktır.
Sevdiklerimize sahip çıkarak onların kendileri olmasına izin verebilir oldukları gibi sevip gerçek sevgiyi yaşayıp yaşatabiliriz. Özgürlük alanını koruyan karşısındakinin özgürlük alanına da saygı duyar.
Muhsine AYDIN
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!