Para Kolaylıkla Nasıl Gelir?

Hayattaki mücadelelerimizin başında para kazanmak hayatımızı daha iyi standartlarda sürdürmek için kazanç elde etmek geliyor.’ Ekmek artık aslanın ağzında değil midesinde.’ Derken para ya ne kadar zor ulaşacağımıza dair sinyalleri de almış oluyoruz. ‘Çok malda haram, çok sözde yalan olur.’ Bunun gibi atasözlerimiz de bir anlamda para ya dair korkularımızın atalardan bize miras kaldığını gösteriyor. Aslında bu gün sahip olduğumuz inanç kalıpları birçok noktadan beslenmiş ve ne yazık ki olumsuz yönde desteklenmiş. Zihnimizde zenginliğin kötü olduğuna dair düşünceler yakın geçmişin sinema filmleriyle zengin kız, fakir ama gururlu gençlerle taçlandırılmış. Buradan çıkardığımız ana fikir,  çok para aslında çok da iyi bir şey değildir, fakirler gururlarına düşkündür de zenginler değil mi gibi birçok çıkarım yapabiliriz. ‘Allah az verip aratmasın, çok verip azdırmasın.’ Derken de zengin olunca yoldan çıkacağımıza dair kaygıyı da beslemiş oluruz.

Atalardan bununla ilgili bize miras olarak gelen düşünceler bu konuda ki tutumuzu inanç sistemlerimizi de etkilemekte. Kimi atalardan gelen, kimi çocuk yaşlarda zihne attığımız çekirdek inançlar ya da travmalar  bolluk bereket, paraya dair çekirdek inançlarımızı da etkiliyor. Geçmişte para zor gelir, hatta gelmez, ürünlerim beğenilmez gibi oluşturduğumuz çekirdek inançlar fark edilmezse bir ömrü el geçirebiliyor. 'Sizin bir çocukluğunuza inelim.' Deyip espri yapılsa da gerçek olan çocuk yaşta bilinçaltına ne atıldıysa, çocuk yetmiş yaşına da gelse aynı inançlarla hayatı değerlendiriyor.

'Para bana kolay yoldan gelir.' diyorsanız, geliyor. Ben hep ‘Allah beni daraltmıyor, bir kapı açıyor.’ dedikçe gerçekten hiç bilmediğim yerden kapı açılıyor. Millette ne para var zamanında ucuz ucuz toprak almışlar şimdi sefasını sürüyorlar,  başkaları hep şanslı,  hep borcum oldu, cüzdanımda hiç para durmaz… Neye inanıyorsak, hayatımız da onu yaşıyoruz.

Cüzdanımda hiç para durmaz, böyle düşündüğüm de gerçekten para cüzdanımda kalmıyordu. Ne zaman neden olmasın diye düşündüm, cüzdanımın içinde para olduğunu imgeledim, günlük hayatta da bunu yaşamaya başladım.

Çocukluğum da babam esnaftı zaman zaman ben züccaciye dükkânın da çalışırdım. Gün boyu tek lira kazanamadığım vakitler olurdu. Benim ürünlerim satılmaz inancı o kadar köklüydü ki hala düşününce karnıma kramp giriyor, karnımda ağırlık hissediyorum. Belki o yüzden hep’ Benden esnaf olmaz.’ demişimdir. Yetişkinliğimde de ürettiğim ürünlerimi almazlar korkusuyla ürünlerimi pazarlayamadığımı fark ettim. Ruh dünyamı eski bir kazak gibi düşünüyorum. Geçmiş zamanlarda eskiyen kazaklar, ipleri yeniden değerlendirilmek için sökülürdü. Kimi yerlerinde düğüm olur, düğümü çözmek için daha güçlü çekilirdi. Düğüm açılınca kazak sökülmeye devam eder, diğer yandan yeni bir yumak sarılırdı. Pürüzsüz yeni bir yumağımızın olması için ruh dünyamızdaki düğümleri biraz daha sıkı çekip, düğümleri çözmek gerekiyor.  

‘ Para nasılsa gelir. ‘Diyenlerin elinde para akşının daha hızlı ve kolay olduğunu fark ettim. Demek ki bu da düşüncelerle yönetilebilen bir sistemdi. Var enerjisi oluşturmak, aslında gönülden dua etmekti. Tam teslimiyet, Rabbim nasılsa verir düşüncesiydi. Her türlü helal yoldan Allah’ım tüm isteklerim için senin yüce katından ne mümkün? Her şey mümkün… Rabbimin katından her şey mümkün,   onun rızası için kazanıp onun yolunda helal hizmetlere harcamak niyetiyle… Kıymetli Bülent Gardiyanoğlu Hocanın dediği  gibi ‘Allah’ım bildiğim bilmediğim her türlü helal kaynaktan bolluğu bereketi hayatıma çağırıyorum, kolaylıkla ve sağlıkla gelmesine izin ver.’ Para bolluk bereket bize en kolay şekilde, helal yollardan gelir…