De Longen

Hayati al-verme döngümüzü her zaman sağladığımız bir organdır. 

Nefes alıp vermek yaşamsal dengemizi devam ettirmektir.

Nefes alıp verirken genellikle gözden kaçırdığımız önemli bir şey var.

Gün içinde kendinizi kontrol edin, nasıl nefes alıyorsunuz? 

Burundan mı?

Ağızla?

Bunu not al.

Genel olarak insanlar, kısa süreli nefes alıp verdikleri ağızdan fark etmeden nefes alırlar.

Kısa nefesler vücuda ve özellikle beyne yeterli oksijen gitmemesini sağlar.

Oksijensiz ortamda organlar zamanla yorulur ve yıpranır.

Yeterince oksijen alamadığımız zaman bilinçaltımız alarma geçer ve kaynaklar vücudumuzu kontrol etmeye başlar.

Yoğun bir şekilde ağızdan nefes alıp veriyorsak, özellikle kısa nefes değişiklikleri yapıyorsak.

Olaya bilinçaltımızın müdahalesi nedeniyle bu durum genellikle panik, telaşlı, gergin, hüsrana uğramış, sinirli, takıntılı, endişeli, kafası karışmış, olumsuz düşünceler, sıkıntılı, sürekli uffff, karakterin ortaya çıkması şeklinde olur.

Door je manier van ademhalen te veranderen en door niet meer via de mond, maar door de neus te ademen, begint je karakter, je kijk op het leven en nog veel meer dingen te veranderen.

Één van de belangrijkste elementen in veel ontwikkelingssystemen is adem.

Door video’s en ademhalingsoefeningen op onze website te bekijken, kan je uw ademhaling regelen en je zuurstof in je lichaam verhogen.

Laten we nu eens kijken naar de problemen in de longen.

Met dit kostbare orgaan dat ons in staat stelt te overleven, beginnen zorgen, angsten en woede in een doordachte dimensie te veranderen.

Door constante negatieve spraak van mensen om ons heen in onze stressvolle omgeving heeft een negatieve invloed op onze ademhaling.

Als je denkt dat je niet geliefd bent in je leven: dat wil zeggen dat liefde een leugen is en dat mensen slecht zijn, ze vinden je niet leuk, ze zijn schijnheilig en dragen maskers tegenover je. Deze situatie kan je ademhaling en gezondheid direct beïnvloeden.

Als we voortdurend met dit gevoel zijn en als we voortdurend dat in gedachten houden, beginnen de negatieve energieën die bij dergelijke emoties optreden, hopen zich vaak op in onze longen.

Buiten de longen kan dat door de woede zich ook nestelen in de lever.

Als het gevoel van afkeer in ons en over het algemeen verband houdt met onze negatieve gedachten, en als we er in slagen te genezen, zal onze ademhaling in evenwicht beginnen te komen en met de stabiele ademhaling zal de zuurstofgehalte in ons lichaam toenemen.

O zaman düşüncelerimiz arınmaya başlayacak ve eğer onlar da daha olumlu hale gelirse, enerji boyutundaki şifa fiziksel ve enerjik bedenimize iyi gelecektir.

“Nefesinizi değiştirerek hayatınızı değiştirebilirsiniz”

Tanrım,

(…) nefesimi etkileyen tüm olumsuz düşünce ve duyguların.

Sen benim niyetimsin, Sen benim rehberimsin.

Bundan sonra burnumdan yavaş ve derin nefes alabilmeyi diliyorum.

Nefes almak güvenli ve sağlıklıdır.

Sevildiğimi hissediyorum.

Güvende hissediyorum.

huzurlu hissediyorum

Tanrım,

Sevgiyle yarattığınız evrensel ilahi sisteme uymayı diliyorum.

Her zaman Tanrı tarafından iyi desteklendiğimi hissediyorum.

Tanrıya şükür . Teşekkür ederim…