Kalem Başka, Kelam Başkadır!

Her yeri donat o çiçeklerle, öyle ki hiçbir boşluk kalmasın. Kalmasın ki, en ufacık kötü bir düşünce yeniden kök salamasın o güzel topraklarında.

Nisan 5, 2021 - 22:26 Bu yazıyı 3 dakika okuyabilirsiniz.

3387 0

Kalem başka, kelam başkadır.
Eli kalem tutan herkese yazar denilebilir mi?
Bir çift güzel söz öğrenmiş bir kimse hatip sayılabilir mi?
Hayır. Herkes kalem tutabilir ancak kelamın ilhamı yalnızca kalp kapısını açık tutanlara akar. O öyle bir kapıdır ki, senin hayatla olan bağında bir nefes kadar etkilidir.
Güzel konuşabilmek için önce içimizi güzelleştirmek gerekir.
Çünkü kelam ister kağıda dökülsün, ister ağızdan dökülsün, hepsi içten gelip akar.
O zaman ne yapmalı?
Önce içe dönmeli, içten derin bir temizlik yapıp arınıp paklanmalı.
Atmalı ne kadar kirli düşünce, öfke, haset, kin, kaygı, üzüntü, kuruntu varsa...
Dip köşe bucak temizlik yapmalı o rutubetlenmiş, çürümüş, kokuşmuş köşelerde, yıllarca kök salıp örümcek bağlamış o düşüncelerde.
Sonra hiç boşluk bırakmadan her bir köşeye güzellikler yerleştirmeli.
Belki şahane bir tablo bir köşeye, geleceğin umutlarla dolu ışıltısıyla parlayan...
Sonra bir köşeye en sevilen biblo, adeta ne kadar güçlü olduğunu hatırlatan bir başyapıt...
Başka bir köşede en sevdiğin kitaplar, hayatının iyisi ya da kötüsüyle en güzel şekilde yazılmış hali adeta...
Başka bir köşede çiçekler. Olmazsa olmaz o güzel çiçekler, en sevdiklerinden. Öyle ki sana her gün yeni bir filiz verip, yeni bir çiçek açıyorlar. Her gün, her nefesle, yeniden doğuşu anlatıyorlar adeta sana. "Bitmedi, ümit var, gelecek var, durma, devam et." diyorlar adeta hal dilleriyle.
Her yeri donat o çiçeklerle, öyle ki hiçbir boşluk kalmasın. Kalmasın ki, en ufacık kötü bir düşünce yeniden kök salamasın o güzel topraklarında.
Tüm bunlardan sonra, kelam etmeye başlarsın, okumamış bile olsan da...
Çünkü kelam, bilgiden daha çok ilhamla akar.
Çünkü kelam, bilgiden daha çok aşk gerektirir.
Çünkü kelam, O'ndan gelir ve yeniden O'na dönüşü anlatır.
Çünkü içindeki o aşkın yangını dediğin aslında, içindeki çiçekleri açtıran, Güneştir.

Hasılı güzel kardeşim, özündeki O'ndan gelen güzellikleri hatırla. Çünkü esas olan kelam etmekte değil, hal dili ile kelam olabilmekte...