HER ŞEYİ BİLMİYORUM SADECE ANNEYİM

Direndim çok direndim...

HER ŞEYİ BİLMİYORUM SADECE ANNEYİM

Bugün anneler günü.

Şükürler olsun Rabbim bu eğitim alanını bana nasip etti.

Çocuklarım bugüne kadar beni eğittiler.

Kolay olmadı işleri.

Çünkü çok söz dinleyen bir öğrenci olmadım bugüne kadar.

İsyan ettim.

Direndim, çok direndim.

Şükür etmedim.

Teşekkür de etmedim.

Kısa bir zaman önceye kadar ben onları yetiştirdim, eğittim sandım.

İşlerin öyle olmadığını çok sonra anladım.

Diyeceksiniz ki,

Onları doğurmadın mı?

Doğurduğum da oldu doğurmadığım da.

İkisini de nasip etti Rabbim bana.

Bu iki tecrübeyi yaşarken de esas anneliğin doğumla başladığını ve anneliğin karında taşımak değil son nefesine kadar yavrularını kalbinde taşımak olduğunu öğrettiler bana.

Onları emzirmedim mi?

Emzirdim.

Onları emzirirken, uykum delik deşik olurken, kendime acırken, ben ne zaman deliksiz uyuyacağım diye isyan ederken o gecelerde bedensel ve ruhsal olarak ne kadar güçlü olduğumu gösterdiler bana.

Hastalıklarında, ben ne yaşarsam yaşayım yeter ki onlar sağlıklı olsun diyerek, onları kendimin önüne geçirmeyi öğrettiler bana.

Bu vazgeçmek değildi  tabii kendinden.

Apaçık bir ego terbiyesiydi.

Düştüler, yaralandılar, canları acıdı.

Benim canım onlardan çok acırken, onlara sarılıp teselli ederken büyümenin yaralana yaralana olduğunu ama sevgiyle konan bir öpücüğün bütün yaraları iyileştiriverdiğini öğrettiler bana.

Ne yaralardan hiç iz kalmadığını gösterdiler bana.

Onları korurum sandım, endişe ettim onlar için.

Günün sonunda endişelerimin yersiz hatta hadsiz bir duygu olduğunu, bugüne kadar onları ben korudum zannederken, onları bana verenin  koruduğunu gözyaşları içinde idrak ettirdiler bana.

 

Onlar benim sandım.

Bir baktım küçücük yaşında birisi kazan kaldırmış gidivermiş evden.

Gözyaşlarımla “Aaa bak benim değilmiş. Hiçbir şey benim değilmiş.” dedim.

Ne güzel öğrettiler bana,  aferin onlara.

Sonra baktım ben öğrenince geri gelivermiş.

Eğitimi geçmişim demek ki!

Korktum kaygılandım onlar için pek çok konuda.

Söze döküp kendim dinlesem bu kadar saçma şey olmaz derim.

Ama bazen korkular söze dökülemeyecek kadar saçma bile olsa onlar içinde yaşıyorsun.

Öyle davranışlar gösterdiler ki,  beni daha çok korkuttular.

Sonra beni korkuta korkuta korkularımı yavaş yavaş şifalandırdıklarını farkettim.

Zamanımı çaldıklarını düşündüm.

Nefes almaya vakit bırakmadılar bana.

Yalnız kalmak lüks oldu.

Sonunda bakış açımın yanlış olduğunu, esas onların  değerli zamanlarını bu isyankar kadına zorla bir şeyler öğretmek için verdiklerini anladım.

Ne yaptılar ne ettiler kişisel gelişim içine ittiler beni.

Öyle davrandılar böyle davrandılar nihayetinde beni terbiye ettiler.

Ediyorlar.

Evet ben onlara emek verdim ama doğrusu onların benim üzerimdeki emeği çok daha fazla.

Teşekkür ederim önce Rabbime.

Onlara rehberlik etmeme izin verdiği ve annelik eğitim alanını bana nasip ettiği için.

Çocuklarım, size teşekkür ediyorum.

Kolay olmadı işiniz farkındayım.

Bundan sonra daha iyi bir öğrenci olabilmeye niyet ediyorum.

Sizi seviyorum.

 

Anneş

ELİF YERSEL

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!