Bilinmezlik Bilinmeye Başlarsa
Kördüğüm gibi görünen bilinmezliğin bir ucunu yakaladınız mı bırakmak istemezsiniz çünkü o çözülme sizi kendinize getirir.
Yeni okumaya geçen çocukları bilirsiniz. Her yazıyı okumaya çalışırlar, kapıda beklerken sayacın üstünde ki yazıyı, giydirdiğiniz montun markasını, trendeki uyarıları, marketteki ürünleri… Öyle de yoğunlaşırlar ki sizi duymaz sadece yazıya odaklanırlar. Geç kaldık cümlesi umurlarında değildir çünkü artık öğrenmenin çoşkusunu kapılmışlardır. Bilinmezlikler çözülmeye başlamıştır, uydurma cevaplara ya da geçiştirilen sorulara minnetleri yoktur. Her şey daha net ve aydınlıktır. Ve bu nasıl baş döndürücü bir güzelliktir. Öğrenmek, uğraşarak, okuyarak, anlayarak okumak nasıl güzel bir sarhoşluktur. Sarhoşluktur çünkü sadece okumaya çalışırlar; yemek, içmek, en sevdikleri çizgi filmi izlemek tat vermez. Hayat devam ediyordur bunun farkındadırlar ama kendilerini okuma tutkusundan ayrı tutamazlar. Günlük ihtiyaçlarını azar işitmemek için yaparlar, yaparlar da yine de uyku vakti geldiğinde pijamalarının etiketini okumadan da giyemezler. Öyle bir divanelik hasıl olmuştur öğrenmeye başlayanlara.
İşte hakikatin bir ucunu yakaladıysanız siz de benzer şeyler yaşamışsınızdır. Etrafınızda olan herşey sizi heyecanlandırır. Yürürken gökyüzüne baktığınızda bulutların dansı, bankta otururken kedinin ağaca tırmanışı, iş dönüşü araba farlarıyla yarışan insanların telaşı, cenaze evindeki kabulleniş, elinde ekmek poşetiyle eve dönen bir baba, düşüp dizini acıtan çocuğun yarasını hem öpüp hem üflemesi, ocakta taşan kahvenin sesi, gece boyunca esen rüzgarın sabahında sımsıcak güneşe günü emanet etmesi, bebeğinizin büyürken sizin büyümeyip küçülmeniz, iç sesinizle bitip tükenmeyen konuşmalarınız ve daha niceleri sizi yemeden içmeden keser yada bu tür ihtiyaçlardan eski keyfi alamazsınız. Önceleri saatlerinizi alan alışveriş tutkunuz, farklı lezzetler deneme merakınız, daha lüks araba, daha büyük ev, daha çok arkadaşlarla plan yapma zevkiniz sanki hiç sizde yer almamış gibi silinir. Meczup denmesin diye işe gider, aile içi sorumluluğunuzu yerine getirir fakat ilk fırsatta dalar gider, hakikat aşkının muhabbetine bırakırsınız kendinizi. Daha çok düşünmek, öğrenmenin nasip edilme anı bütün aklınızı alır götürür. Bir bakarsınız yanık kokan bir gönüldür artık tek yanınızda ki.
Bu koku iyice divane eder sizi. Aşık ile delilik arasında sıkışıp kalmışsınızdır. Eve giden yolları uzatmak, bir kitabın sayfasında kaybolmak, rükûda çaresizliğini hissedip secdede aşka kavuşmak sizin için tarifi imkansız duygular, anlardır.
Okumak, öğrenmek, farketmek, herşeyin anlam kazanması “ uykudan uyanmak” olarak ifade edilir tasavvufta. Büyük bir ödüldür bu farkındalık ve bu şekilde ödüllendirilenlerin artık hayatta tek korkuları vardır; o da uykuya geri dönmek. Trendeki güvenlik uyarılarını tekrar okuyamadığı, secdede yok olamadığı o günlere geri dönmek, bilinmezlik girdabında tükenip gitmektir en büyük sancıları.
En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!