Hastalıklarımızın Sebebi Duygularımız Olabilir Mi?

Ağrı, hastalık ve yaşadıklarımızın, duygularımız ile bağlantısı, duygularımıza verdiğimiz anlamların enerji alanlarımıza etkileri yani sebep sonuç ilişkisi.

Ağrılarımız hastalıklarımız ile sebep anlam ilişkimiz
1 / 1

1. Ağrılarımız hastalıklarımız ile sebep anlam ilişkimiz

Ağrılarım neden kaynaklanıyor?

Sebebi, duygularım mı?

Evet.

Bu ağrılar, geçmişte kalan bir duygu ya da olayın hatırlatıcısı mı?

Evet ağrılarımız, hastalıklarımız: duygu yoğunluklarımızın, enerji alanımızda birikerek, yuvalandığı bölgede ağrı ya da hastalık sebebi olması.

 Duygu yoğunluklarımız: hastalıklar, iftira, arkamızdan konuşulması, nahoş konulara şahit olmamız gibi tüm yaşadıklarımız için de geçerli, yani hangi olayla duygu yaşıyorsak bizimle alakası bile olmasa bu izlediğimiz bir filmdeki duygu hallerimiz bile olabilir enerji alanlarımızda blokaj yaparak ağrı, hastalık sebebini oluşturur(veya geçmiştekini hatırlatıyordur) tabii ki ilk yaşandığında değil, benzeri duygularla eşleşen konular sonucu bu blokajları yaparız üstelik anlamlandırdığımız eşleşmelerdir bunlar ve duygu dolayısı ile benzeşmeyen konuları bile aynı blokaj sarmalına katarız.

Hangi duygumuzun, hangi hastalık, hangi ağrı ya da hangi olayı hayatımıza çektiğimiz ile alakalı olması ise, yaşamımızdaki anlamlar ile alakalı.

Anlam derken neyi anlatmak istiyorum?

Kelime, cümle, mecaz ve tasvirlere yüklediğimiz anlamlar ile alakalı.

Öyle şeyler gördüm ki, her kelime herkes için aynı anlamı ifade etmiyor.

Misal “sabır” sende hangi anlam da: dayanmak mı(katlanmak)?

Tahammül etmek mi?

Tevekkül etmek mi?

Beklemek mi?

Belki daha başka anlam yükleyenleriniz de olacaktır, bildiğim kadarı ile devam edeyim, ne anlatmaya çalıştığıma.

Dayanmak ya da katlanmanın altındaki duygu: korku, stres, değersizlik, kaygı …gibi alt frekans duygularımızı içimizde tutmak, ifade etmeden baskılamak ve bu hallerimizi bazı sebepler, tanımlar ile ifade edip anlam yönlendirmesi yapmak.

Ne kadar derin yerlere gömdüğümüzün farkında bile olmadan vücudumuzun bir yerine bu düşük frekans duyguyu yuvalandırırız üstelik, baskılayıp da başka anlamlar ve veya sebepler yüklediğimizde farklı bir duygu şekline dönüştürürüz bu dönüştürdüğümüz duygu da vücudumuzun başka bölgesine farklı bir duygu ya da hastalık yuvalanması sebebi olur.

Bu yüzden “anlam” önemli.

Çünkü zihnimizi yönlendiren duygularımızdır tabii ki zihin konuşmalarımızın altını çok çizdik, zihne kaydolmuş duygu, konuşan zihne dönüştüğüne göre o konuya dokunmaya gerek duymuyorum lakin duygularımızı biz anlamlandırıyoruz.

Bu yüzden anlamlar arşivimize odaklanırsak çok şeyi dönüştürebiliriz.

Anlamlarımızı olumluya sabitleyip, yaşadığımızda istediğimiz dünyayı yaşıyor oluruz.

Misal, kendimi sabırlı, iyi bir insan zannediyordum.

Şunu gözden kaçırmışım ki bu sadece işaretlerden bir tanesi: sabrederken dişlerimi sıkarak sabrediyormuşum, düşüncelerimi gözlemlemeye başladığımda yakaladım kendimi.

Bu şekildeki sabır, sabır değil öfkenin içe atılması idi.

Bu aralar ciğerlerim ağrıyınca odaklandım gözlemledim, tekrara giren bir konuyu, konumumu gördüm ve paylaşmak istedim.

İyi anlamlar da buluşmak dileğiyle.

Sağlıcakla kalınız

Ümit Sağlıcak

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için Telegram kanalımıza katılın!